
- Kılıçdaroğlu İlk Ziyareti Atay Döneminde Yaptı
- Son Anket! AKP Artık Birinci Parti Değil!
- Karamollaoğlu: Ülkemiz Aile Şirketi Oldu!
- Vatandaş Ölüm Kalım Savaşı Veriyor!
- Borçlu Sayısında Korkutan Artış! 31,3 Milyon!
- Utanç! 21 Kız Çocuğu Hamile!
- Başkan Atay, Volkswagen’i Efeler’e Çağırdı!
- Satmaktan Bıkmadılar! Yine Satıyorlar!
- İYİ Parti’li Sezgin: Katliamların Sorumlusu…
- Efeler Resim Atölyesi Çalışmalara Başladı
- Çerçioğlu’ndan AKP’li Vekillere Çağrı!
- Batı Gazi Bulvarı Yenileniyor!
- Efeler Belediyesi Logosunu Yenileniyor!
- Başkan Talimat Verdi, Denetimler Sıklaştı!
- Başkan Atay, Esnafla Kahvaltıda Buluştu
Yurt dediğiniz, vatandır. Yurtseverlik dediğiniz şey varanseverliktir. Vatan, milletin üzerinde yaşadığı topraktır. Vatanseverlik, milletini sevmeden ve onun birlğini savunmadan/sağlamadan anlamsızdır. Yurt/vatanseverlik milliyetçilik olmadan topraklar erlik haline gelir. Çünkü Vatan/yurt dediğimiz şey, sadece aynı toprak parçası üzerinde yaşayan insan topluluğu değildir. Dil birliği, tarih birliği, kültür birliği, ülkü birliği ve en son olarak da vatan/yurt birliği milleti oluşturur.
Millet ve milliyetçilik burjuva devrimi ile ortaya çıkmıştır.
Ancak sosyalistlerin de hem emperyalizme karşı savaşta, hemde sosyalizmin inşasında savunacak karı önemli bir birleştirici öğedir.
Atatürk’ün 6 Ok’u da yer alan devrimci milliyetçilik(anti-emperyalist) sosyalistlerin de olmazsa olmazıdır.
Stalin’in ikinci dünya savaşında kızılorduya Kuduzov’un aslanları diye seslemesi bizi haklı çıkarıyor!
* Kuduzov’un kim mi?
Onu da siz araştırın!
Evet milliyetçilik burjuva devrimlerinin ürünüdür. Yani kapitalizmle koşuttur. Burjuvazinin feodalizme karşı tarihsel olarak ileri olan mücadelesinde birleştirici bir öğe olmuştur milliyetçilik tarihte. Unutmayalım ki artık burjuvazi gericidir dünya çapında. Dolayısıyla kapitalizm de. Emekçilerin burjuvaziye karşı sosyalizm mücadelesinde ise milliyetçilik birleştirici değil ayrıştırıcıdır. Sosyalizm mücadelesi milliyetçi değil sınıfsal bir mücadeledir. Milletin içinde; sanayi ile finans kapitalistleri, işçiler, büyük toprak sahipleri, yoksul köylüler vardır. Bunların çıkarları da ortak değil karşıttır. Yurtseverlik ile milliyetçilik kesinlikle farklı şeylerdir.
Burjuva devrimleri, burjuvazi, sosyalizm, kapitalizim, emperyalizm, sosyalizm, komünizm.
Zannedilir ki bunlar laylay lom içinde sırayı takip ederek kendiliğinden gelecek.
Emperyalist – kapitalist ülkeler dışındaki bütün milletleri yok ve Sosyalist “Devrim” dışındaki devrimleri de devrim saymayan kafa aslında bütün devrimleri reddeder.
Buna 1917 Ekim Devrimi de dahildir.
Çünkü Sosyalizm de millidir!
Yani her yiğidin yoğurt yemesi nasıl farklıysa, her milletin kuracağı sosyalizm de farklıdır. Zaten çağımızda milli olmayan bir devrim olmayacağından ve sosyalizm ‘arasız devrim’lerle milli devrimlerden sonra kurulacağından bu böyledir.
Bunları neye dayanarak mı söylüyorum?
Olgulara yani pratiğe bakarak.
Millet ve milliyetçiliği atlayarak kurulan bir sosyalizm yok!
Tarihe çelme atarak ya da çağın üstünden atlayarak ilerlemiyoruz!
Tersine, tarih bizim kâh parmağını gözümüze sokarak, kâh kafamıza tokmağıyla vurarak hangi aşamada olduğumuzu hatırlatıyor!
Toptancılıkla, Sosyalistliği karıştırmak. “Milletini özünden çok sevmekten” korkmak. Fakat iş Amerika ve/veya batı seviciliğine gelince aslan sosyal demokrat olmayı Lenin’in RSDİP’iyle karıştırmak.
Sol Komünizmin çocukluk hastalığı olduğunu ve ‘İleri Asya geri Avrupa’ derken emperyalizmi dünyanın en geri/gerici sistemi ilan eden, NEPi uygulayarak kapitalizmi emperyalizmden ayıran Lenin’in önderlik ettiği Ekim Devrimini kutlarım!
Lenin Atatürk dostluğunun ne anlama geldiğini bizim “sosyalist” ve “komünistler” tarafından algılanmasını dilerim!