• Kılıçdaroğlu İlk Ziyareti Atay Döneminde Yaptı
  • Son Anket! AKP Artık Birinci Parti Değil!
  • Karamollaoğlu: Ülkemiz Aile Şirketi Oldu!
  • Vatandaş Ölüm Kalım Savaşı Veriyor!
  • Borçlu Sayısında Korkutan Artış! 31,3 Milyon!
  • Utanç! 21 Kız Çocuğu Hamile!
  • Başkan Atay, Volkswagen’i Efeler’e Çağırdı!
  • Satmaktan Bıkmadılar! Yine Satıyorlar!
  • İYİ Parti’li Sezgin: Katliamların Sorumlusu…
  • Efeler Resim Atölyesi Çalışmalara Başladı
  • Çerçioğlu’ndan AKP’li Vekillere Çağrı!
  • Batı Gazi Bulvarı Yenileniyor!
  • Efeler Belediyesi Logosunu Yenileniyor!
  • Başkan Talimat Verdi, Denetimler Sıklaştı!
  • Başkan Atay, Esnafla Kahvaltıda Buluştu
  • Üye Ol
  • Üye Girişi
      • Sitene Ekle
      • Reklam Verin
      • Künye
      • İletişim
AYDIN YEREL
  • Türkiye
  • Ekonomi
  • Siyaset
  • Eğitim
  • Sağlık
  • Spor
    • Canlı Sonuçlar
    • İstatistikler & Puan Durumu & Fikstür
  • Yaşam
  • Dünya
  • Magazin
  • Yazarlarımız
  • WebTV
  • Diğer ->
    • Foto Galeri
    • Kültür Sanat
    • Bilim-Teknoloji
    • Gazeteler
    • Firma Rehberi
      • Firma Ekle
    • Seri İlanlar
      • İlan Ekle
Flash Haber Çiftçi Borcunu Ödeyemez Durumda! Tarım Bitti!
AydınYerel Bizi Facebook'dan takip edin
AydınYerel Bizi Twitter'dan takip edin
Anasayfa » Yazarlar » İsmail Türkbay
İsmail Türkbay

Topraklarımızı Ne İçin Feda Ediyoruz?

Eklenme Tarihi: 15 Ocak 2018 Pazartesi
Eklenme Saati: 0:04
Okunma Sayısı:
Tweetle
İsmail Türkbay ismail@aydinyerel.com
Yazdır
Yazıyı Büyüt Yazıyı Küçült
Topraklarımızı Ne İçin Feda Ediyoruz?

TOPRAKLARIMIZI NE İÇİN FEDA EDİYORUZ!

Toprak, Anadolu’nun kadim halklarının mitolojik geçmişinde ve Türklerin yüreğinde anadır. Toprak ana, Anadolu’da Ma Ana olmuş, Kybele olmuş, Artemis olmuş, sonuçta Toprak Ana olmuştur… Anadolu toprakları, M.Ö. 80.000 yıllarında başlayan son buzul çağında doğayı, canlıları ve en önemlisi insanı yok olmaktan kurtarmış, soyunun devamına ortam hazırlamıştır. Onun içindir ki atasözlerimizde, ozanlarımızın deyişlerinde hep kutsanmış, saygı duyulmuştur…

Toprak ana, üzerinde yaşayan insanları, hayvanları beslemek, barındırmak için yıllardır ekosistemler geliştirmiştir. Geliştirdiği bu ekosistemler insanı besler, barındırır, mutlu bir yaşam sürmesine olanak tanır… Anadolu birçok tarım havzasından oluşur, her havzanın kendine özgü iklim yapısı, doğası, canlı yaşamı vardır. Avrupa kıtasından daha çok bitki ve hayvan türüne ev sahipliği yapar. Anadolu’nun özgün havzalarından biri de Büyük Menderes Havzasıdır. Ne yazık ki havzada yaşayan insanlar ve hayvanlar son günlerde çok dertlidir…

Büyük Menderes Havzası öldürülmektedir. Havzada elektrik elde etmek için kurulan onlarca JES ve bu santrallara akışkan sağlamak için yapılan sondaj sonunda doğaya bırakılan akışkan ve gazlarla doğa tahrip edilmektedir. Yapılan tahribatla neleri, hangi değerlerimizi feda ettiğimizin farkında değiliz. Aydın ovalarını şefkatle sulayan Büyük Menderes Nehrini, sulamada kullanılamayacak derecede kirlettik. O nehir ki insanlara tarih boyunca bolluk ve bereket sunmuştu…

Geçmiş yıllarda  “Binbir meyve ağacının, sebzenin yetiştiği, geçmiş uygarlıkların tarihini okuya okuya akan Büyük Menderes’in cömertçe suladığı Aydın ovası bereketinden, sevincinden adeta çıldırırdı.” (1) Bu gün öyle mi ya?

Büyük Menderes ve Aydın ovaları Anadolu’nun gözbebeğiydi. Dünya’da başka hiçbir ülkede buradaki kalitede yetişilemeyen “İncir”i, Ülkemizdeki en kaliteli kestanenin yetiştirdiği dağları, dağlarından yağ akar dedirttiği zeytini ve lif uzunluğu bakımından Dünyanın en kaliteli pamuğunun yetiştiği ovasıyla bir tarım cennetiydi Aydın…

Herodot’un Aydıneli coğrafyası için dedikleri elbette önemlidir. O sözleri kabul edip bir yana bırakalım. XIII. Yüzyılda “Cuma Ovası, Aydın, Germencik, Sultanhisar, Nazilli Zenginlik bakımından, Avrupa’da dahi hiçbir hükümdarlık şu anda yaşadığımız topraklar kadar zengin değildi. Bölgenin zenginliği incir, üzüm, tahıl gibi tarım ürünleri ile deri ve dokuma ihracatından kaynaklanıyordu.” (2) O ürünleri bugün ne yazık ki ithal ediyoruz!

Aydın’ın zenginliğini, Aydıneli coğrafyasını gezen seyyahlar yazdıkları eserlerinde anlata anlata bitirememişlerdi. XVII. Yüzyıla bölgemizi gezen Evliya Çelebi Aydın için, “Havası sahil havasıdır. Kıble tarafında Menderes nehrine varınca güney tarafı iki menzil ta deniz kıyısından Balat’a kadar büyük bir ovadır. Yirmi altı günde mahsul yetişir. Bütün halkı bundan faydalanır. Gayet mahsulü bol bir memlekettir. Bütün saraylar, evlerin bağ ve bahçelerinde limon, turunç, nar, şeftali, incir, kiraz ağaçlarının birçok çeşidi vardır. Pamuk, pamuk ipliği dimisi, bademi, susamı, helvası, beyaz ekmeği, karpuzu, kavunu, limonu ve turuncu meşhurdur.” (3) Diyerek kentimizin adeta resmini çizmişti…

Bu kadar çok ve çeşitli tarım ürününü temiz olarak kirletmeden, bu kadar çok zenginliği eksiltmeden, çoğaltarak gelecek kuşaklara devretmek bizim asli görevimiz olmalıdır…

Çocuklarımızın, ülkemizin geleceği olan topraklarımızı ne uğruna feda ediyoruz, farkında mıyız? Para için mi? Elektrik için mi? Ne umuyorsak, neyi amaçlıyorsak, neyi yapıyorsak yanlış yapıyoruz. Neden yanlış yapıyoruz sorusuna ben kendi açımdan yanıt vereceğim. Benim gibi düşünen çevreciler toprağını, yurdunu sevenler, enerji açısından dışa bağımlı olduğumuzu biliyoruz. Elektrik üretirken, maden ararken doğamızı korumamız gerektiğini de biliyoruz. Doğanın kirletilmemesi için bütün gücümüzle haykırıyoruz…

Dünya’nın ve Ülkemizin elektrik enerjisine olan bağımlılığını biliyoruz. Elektrik temiz bir enerji olmasına karşın, elde etme yöntemleri ne yazık ki masum değildir. Elektrik şimdilik;  HES’lerden, RES’lerden, JES’lerden, doğalgaz çevrim santrallerinden, termik santrallerden, atom reaktörlerinden ve güneş enerjisinden elde edilmektedir…

Elektrik elde etme yöntemlerinin hemen hepsinin kendine göre doğayı kirletme özelliği vardır. Devlet, elektrik elde ederken doğayı en az kirleten sistemlerin kullanılmasını özendirecek tedbirleri almalı, üretim tesislerinin yasalara uyup uymadıklarını faaliyetlerinin her aşamada kontrol etmelidir. Yasa dışılığa, doğanın tahribine ve insan sağlığı ile oynanmasına izin verilmemelidir…

Elektrik üretim tesisleri bölgenin iklimi, bitki örtüsü, nüfus yoğunluğu, tarımsal faaliyetleri göz önüne alınarak kurulmalı, bölgenin ekolojik yapısının bozulmamasına özen gösterilmelidir.

Aydın Ovası gibi binbir ürünün yetiştiği, geçmişinden beri tarımsal zenginliği dillere destan topraklar, ülkemiz nüfusunu doyurabilecek potansiyele sahiptir. Elektrik üretimi ve maden arama faaliyetleri için feda edilmemelidir.

Israrla ve defalarca söylüyoruz, Jeotermal akışkanla ilgili bilimsel araştırmalar devlet tarafından yapılmalı ve bilgi kirliliğinin önüne geçilmeli, çok geç olmadan gereken önlemler alınmalıdır! Bazı üniversiteler ve bağımsız bilim insanları yapılan araştırmalar, jeotermal akışkanın doğaya ve insan sağlığına zarar vermeye başladığını göstermektedir. Çok geç olmadan gerekli önlemlerin acilen alınması vatan görevidir.

KAYNAKÇA:

1-Zeki Mesud Alsan, Mustafa’nın Romanı-Memleket Çocuğu. S. 52

2-İlber Ortaylı, Türklerin Tarihi S. 244

3-Engin Ertan, Makale- Ayto Dergisi.  (Evliya Çelebinin unuttuğu değer kestane.) S.50

Etiketler:
Anadolu Artemis Avrupa Aydın Büyük Menderes EkoSistem Evliya Çelebi Germencik HES incir jeotermal JES Kybele Ma Nazilli pamuk RES Sultanhisar tarım toprak Türkler
Paylaş Tweetle Paylaş Paylaş Paylaş

Yazarın Diğer Yazıları

CUMHURİYET!CUMHURİYET Cumhuriyet, bir ulusun egemenliğini kendi elinde tuttuğu ve egemenliğini bel...
CUMHURİYET!
Unuttunuz mu?Hafızası en zayıf canlının balık olduğu söylenir. Olanları çok çabuk unutanlar için “balık...
Unuttunuz mu?
Torunlarımıza Ne Diyeceğiz? İlkokul kitabında okuduğum bir okuma parçasında yakınından küçük bir dere akan, derenin s...
Torunlarımıza Ne Diyeceğiz?
MERCİMEK!    Adına türküler yakılmış, şiirler yazılmış,  maniler düzenlenmiş, atasözlerine girmiş; ...
MERCİMEK!
  • Sizde Yorum Yapın
  • Facebook Yorum

Yorum Yazın

Cevabı iptal etmek için tıklayın.

Dikkat! Üye/Üyeler ve ziyaretçiler suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği/yorumu Site’de paylaşmamalı. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

En Son Haberler

CUMHURİYET!Cumhuriyet, bir ulusun egemenliğini kendi elinde tuttuğu ve egemenliğini belirli......
CUMHURİYET!
Karacasu – Karapınar Tarihi13. Yüzyılın son çeyreğinden ititbaren Oğuz boylarından, Avşar, Eymür, Kayı,......
Karacasu – Karapınar Tarihi
Unuttunuz mu?Hafızası en zayıf canlının balık olduğu söylenir. Olanları çok çabuk......
Unuttunuz mu?
Heval Hüso…Sevgili dostlar bu gün öyle bir duygusal anlar yaşadım, yaşadık......
Heval Hüso…
Torunlarımıza Ne Diyeceğiz? İlkokul kitabında okuduğum bir okuma parçasında yakınından küçük bir......
Torunlarımıza Ne Diyeceğiz?
Sitemizden son dakika haberlerini iletmek için izninizi istiyoruz. Önemli gelişmelerden ilk sizin haberiniz olsun!
  • Türkiye
  • Siyaset
  • Eğitim
  • Yaşam
  • Ekonomi
  • Spor
  • Kültür Sanat
  • Sağlık
  • Dünya

AYDIN YEREL
Sitemizde yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz.. Görüş ve önerileriniz için info@aydinyerel.com adresine e-posta gönderebilirsiniz.
Copyright © 2017 - Aydın Yerel Her Hakkı Saklıdır.

Tasarım ve Programlama: Ajans5.Net