• Kılıçdaroğlu İlk Ziyareti Atay Döneminde Yaptı
  • Son Anket! AKP Artık Birinci Parti Değil!
  • Karamollaoğlu: Ülkemiz Aile Şirketi Oldu!
  • Vatandaş Ölüm Kalım Savaşı Veriyor!
  • Borçlu Sayısında Korkutan Artış! 31,3 Milyon!
  • Utanç! 21 Kız Çocuğu Hamile!
  • Başkan Atay, Volkswagen’i Efeler’e Çağırdı!
  • Satmaktan Bıkmadılar! Yine Satıyorlar!
  • İYİ Parti’li Sezgin: Katliamların Sorumlusu…
  • Efeler Resim Atölyesi Çalışmalara Başladı
  • Çerçioğlu’ndan AKP’li Vekillere Çağrı!
  • Batı Gazi Bulvarı Yenileniyor!
  • Efeler Belediyesi Logosunu Yenileniyor!
  • Başkan Talimat Verdi, Denetimler Sıklaştı!
  • Başkan Atay, Esnafla Kahvaltıda Buluştu
  • Üye Ol
  • Üye Girişi
      • Sitene Ekle
      • Reklam Verin
      • Künye
      • İletişim
AYDIN YEREL
  • Türkiye
  • Ekonomi
  • Siyaset
  • Eğitim
  • Sağlık
  • Spor
    • Canlı Sonuçlar
    • İstatistikler & Puan Durumu & Fikstür
  • Yaşam
  • Dünya
  • Magazin
  • Yazarlarımız
  • WebTV
  • Diğer ->
    • Foto Galeri
    • Kültür Sanat
    • Bilim-Teknoloji
    • Gazeteler
    • Firma Rehberi
      • Firma Ekle
    • Seri İlanlar
      • İlan Ekle
Flash Haber Çiftçi Borcunu Ödeyemez Durumda! Tarım Bitti!
AydınYerel Bizi Facebook'dan takip edin
AydınYerel Bizi Twitter'dan takip edin
Anasayfa » Yazarlar » İsmail Türkbay
İsmail Türkbay

Anadolu Çölleşiyor mu?

Eklenme Tarihi: 22 Mart 2018 Perşembe
Eklenme Saati: 13:39
Okunma Sayısı:
Tweetle
İsmail Türkbay ismail@aydinyerel.com
Yazdır
Yazıyı Büyüt Yazıyı Küçült
Anadolu Çölleşiyor mu?

ANADOLU ÇÖLLEŞİYOR MU?

            Bilindiği gibi her yılın 21-26 Mart tarihleri Dünya orman haftası, 22 Mart da Dünya su günü olarak kutlanır. Ama sadece kutlanır. Nutuklar atılır, törenler düzenlenir, göstermelik birkaç ağaç dikilir ama öte taraftan; zeytin katliamı, ağaç katliamı, incir katliamı, kentlerin yeşil dokularını oluşturan alanların ve parkların imara açılması durmaz devam eder…

İki günün iç içe kutlanması, birbirlerinden ayrılmaz ikili oldukları içindir. Sağlıklı bir su rejiminin oluşması için ağaca, ormana ihtiyaç vardır. Ağaç ve ormanın bulunmadığı yerde erozyon sonucu verimli tarım toprağı aşınır ve çölleşme olur… Orman sadece su rejimini düzenlemez, insan sağlığı için gerekli olan birçok ilacın yapımında kullanılan bitkileri de yetiştirir. Yabani hayvanların besinlerini temin eden bitkileri, içtikleri suyu da bünyesinde barındırır. Ormanlar canlı yaşamını koruyan ekosistemlerdir…

Anadolu geçmiş tarihinde orman ve su varlığı bakımından oldukça zengindi. 1402 Ankara savaşında Timur’un ordusundaki filleri ormanda sakladığı söylenir. Hatta Evliya Çelebi yazdığı Seyahatnamesinde; “bir sincabın daldan dala atlayarak hiç yere inmeden, Anadolu’nun bir ucundan bir ucuna gittiğini” yazar.(1)

Aradan geçen 600 sene sonunda orman varlığımız, “2000 yılında 21,7 milyon hektara kadar düştü.” (2) Ağaç çeşitliliği açısında çok zengin olan Anadolu ormanları, yeterli ormancılık politikasının geliştirilememesi yüzünden tür ve alan olarak gerilemiştir… Yeterli bilimsel araştırma yapılmadığı için su rejiminin garantisi olan orman varlığı yok edilmiş, geçmişte su zengini olan Anadolu ne yazık ki, su fakiri, ülkeler arasında girmiştir…

600 yıl Anadolu’ya hâkim olan Osmanlı Devleti, Ormanı devletin mülkü olarak görmüştür. Ormanlar, “Sarayın, tophanelerin ve tersanelerin yakacak odun gereksinimini karşıladığı gibi Padişah, şehzade, paşa konumundakilerin avlanma ve dinlenme yerleri olarak kullanılmış, orman ekosistemlerinden halk, ‘cibal-i mübaha’ (hiç kimsenin mülkiyetinde olmayan dağlar) denilen uygulamadan yararlanmıştır.” (3)

Ormanların yağmalanması, Cumhuriyet döneminde de devam etmiş, orman alanlarının daralması, sulak alanların bilinçsizce kurutulması sonucu göller, dereler, nehirler kurumuştur. Kurumayan nehirler ise işe yaramayacak, tarımsal sulamada bile kullanılamayacak derecede kirlenmiştir…

Göller, nehirler, sulak alanların durumu iç açıcı değildir. Çok değil, 1950-1960 yıllarında pırıl pırıl akan nehirlerden, sularında çeşitli balıkların oynaştığı Küçük Menderes bu gün yok olmuştur. Bölgemizin büyük akarsularından Gediz nehri ve Büyük Menderes nehri adeta kanalizasyon suyu akıtan kanala dönüşmüştür… Birçok sulak alanı oluşturan bataklıklar, göller ya yok edilmiş ya da doldurularak tarım arazisi haline getirilmiştir.

Halen ülkemiz ormanlarının %17,2 sini karşılayan 1.830.740 Hektar orman alanına sahip olan Ege bölgesinin (4) yeraltı suları da kirlenmeye başlamıştır. Yeraltı sularının kirlenmesine en büyük etken, jeotermal sondajlar sırasında yeraltı sularına karışan “jeotermal akışkan” içinde bulunan Arsenik ve diğer ağır metallerdir… Nitekim Manisa İlinin Gediz havzasında yeraltı sularına karışan Arsenik oranının 3000 ppb’nin üzerinde olduğu saptanmıştır. Bu oran canlılar için ölümcül bir orandır. Su ve Orman Bakanlığı ilgili valiliklere gönderdiği yazıyla bu durumu teyit etmiş yeni jeotermal sondaj yapılmaması konusunda uyarıda bulunmuştur…

Su hayattır. Canlılar ve bitkiler susuz yaşayamaz. Su olmazsa orman, orman olmazsa su olmaz. Bu bir paradoks değildir, su ormana, orman da temiz suya ihtiyaç duyar. Sulak alanlar ve kar; yeraltı sularını besleyen, kurumasını önleyen iki önemli etmendir. Sulak alanları tarla açmak, sıtmadan korunmak ve benzeri gerekçelerle yok ettik! Kar, iklim değişikliği nedeniyle eskisi kadar yağmaz oldu hatta bazı bölgeler ne yazık ki kar görmez hale geldi. Birde yapay etmenlerle bölgemizde doğaya salınan jeotermal akışkanla, diğer bölgelerde kömür ve maden aramaları ile yeraltı sularını kirlettik, kirletmeye devam ediyoruz…

Uluslarası sözleşmelerden imza koyduğumuz Ramsar (Sulak Alanlar) sözleşmesini de işimize gelmediği için görmezden geldik nehirleri, gölleri, sulak alanları kirlettik. Kirletmeye de devam ediyoruz. Orman azaldıkça yağan yağmurların sele ve heyelana dönüşeceğini, verimli toprak örtüsünü alıp götüreceğini, geriye çorak toprakların kalacağını hiç düşünmüyoruz…

Dünya’nın iklimi ve yağış sistemi değişmekte, ortalama sıcaklıklar her geçen yıl birkaç derece artmaktadır. Ülkemiz bilim insanları bunun böyle olacağını saptamış ve rapor halinde ilgililere sunmuştur. Raporla saptanan iklim değişikliği ve yağış rejimi süreci, 35 yıllık bir dönemi kapsamaktadır. (5) Günümüzde yağışlar genellikle yağmur ve dolu şeklinde ani ve kuvvetli olmakta sel baskınlarına ve heyelana neden olmaktadır. Gelişmiş ülkeler çareyi daha çok ormanlık alanlara sahip olmakta görmüşler, ağaç dikimine önem vermişlerdir. Ülkemizde İstanbul kuzey ormanları yok edilerek yerine “Kanal İstanbul ve 3. İstanbul Hava Limanı” yapılırken, İngiltere, Britanya adasının ortasında büyük bir orman kurmaktadır. (6)

İnsanın Doğa ile iç içe, canlılarla barışık yaşam sürdürmemesinin, doğayı kirletmesinin, katletmesinin, talan etmesinin bedelini Anadolu topraklarının çöl olmasıyla mı ödeyeceğiz? Gelin yol yakınken tekrar doğaya dönelim, doğayla barışık yaşayalım. Doğaya verdiğimiz zararları giderelim. Suları temizleyelim, orman alanlarını tekrar kuralım. Doğanın kendi kendini yenileme özelliği olduğunu, doğa kendini yenilediğinde insan soyunun yok olabileceği gerçeğini unutmayalım…

İsmail TÜRKBAY

KAYNAK:

1-http://www.tipeez.com/ch/main/news/link/6310/evliya-celebi.aspx

2-Yücel Çağlar, Hukuksal Kıskaçtaki Ormanlar ve Ormancılık. S.39

3-age. S.131

4-age. S. 48

5-Nüzhet Dalfes, İklim Senaryoları Makale. Bilim Teknik Dergisi 496. Sayı.

6-https://www.yesilist.com/bu-da-ingilterenin-cilgin-projesi-adanin-bir-ucundan-diger-ucuna-

50-milyon-agac-dikilmesi-planlaniyor/

Etiketler:
Anadolu arsenik Aydın Cumhuriyet Ege Bölgesi Evliya Çelebi Gediz jeotermal Manisa menderes ovası ormanlar Osmanlı devleti padişah şehzade su Timur Türkiye
Paylaş Tweetle Paylaş Paylaş Paylaş

Yazarın Diğer Yazıları

CUMHURİYET!CUMHURİYET Cumhuriyet, bir ulusun egemenliğini kendi elinde tuttuğu ve egemenliğini bel...
CUMHURİYET!
Unuttunuz mu?Hafızası en zayıf canlının balık olduğu söylenir. Olanları çok çabuk unutanlar için “balık...
Unuttunuz mu?
Torunlarımıza Ne Diyeceğiz? İlkokul kitabında okuduğum bir okuma parçasında yakınından küçük bir dere akan, derenin s...
Torunlarımıza Ne Diyeceğiz?
MERCİMEK!    Adına türküler yakılmış, şiirler yazılmış,  maniler düzenlenmiş, atasözlerine girmiş; ...
MERCİMEK!
  • Sizde Yorum Yapın
  • Facebook Yorum

Yorum Yazın

Cevabı iptal etmek için tıklayın.

Dikkat! Üye/Üyeler ve ziyaretçiler suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği/yorumu Site’de paylaşmamalı. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

En Son Haberler

CUMHURİYET!Cumhuriyet, bir ulusun egemenliğini kendi elinde tuttuğu ve egemenliğini belirli......
CUMHURİYET!
Karacasu – Karapınar Tarihi13. Yüzyılın son çeyreğinden ititbaren Oğuz boylarından, Avşar, Eymür, Kayı,......
Karacasu – Karapınar Tarihi
Unuttunuz mu?Hafızası en zayıf canlının balık olduğu söylenir. Olanları çok çabuk......
Unuttunuz mu?
Heval Hüso…Sevgili dostlar bu gün öyle bir duygusal anlar yaşadım, yaşadık......
Heval Hüso…
Torunlarımıza Ne Diyeceğiz? İlkokul kitabında okuduğum bir okuma parçasında yakınından küçük bir......
Torunlarımıza Ne Diyeceğiz?
Sitemizden son dakika haberlerini iletmek için izninizi istiyoruz. Önemli gelişmelerden ilk sizin haberiniz olsun!
  • Türkiye
  • Siyaset
  • Eğitim
  • Yaşam
  • Ekonomi
  • Spor
  • Kültür Sanat
  • Sağlık
  • Dünya

AYDIN YEREL
Sitemizde yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz.. Görüş ve önerileriniz için info@aydinyerel.com adresine e-posta gönderebilirsiniz.
Copyright © 2017 - Aydın Yerel Her Hakkı Saklıdır.

Tasarım ve Programlama: Ajans5.Net