• Kılıçdaroğlu İlk Ziyareti Atay Döneminde Yaptı
  • Son Anket! AKP Artık Birinci Parti Değil!
  • Karamollaoğlu: Ülkemiz Aile Şirketi Oldu!
  • Vatandaş Ölüm Kalım Savaşı Veriyor!
  • Borçlu Sayısında Korkutan Artış! 31,3 Milyon!
  • Utanç! 21 Kız Çocuğu Hamile!
  • Başkan Atay, Volkswagen’i Efeler’e Çağırdı!
  • Satmaktan Bıkmadılar! Yine Satıyorlar!
  • İYİ Parti’li Sezgin: Katliamların Sorumlusu…
  • Efeler Resim Atölyesi Çalışmalara Başladı
  • Çerçioğlu’ndan AKP’li Vekillere Çağrı!
  • Batı Gazi Bulvarı Yenileniyor!
  • Efeler Belediyesi Logosunu Yenileniyor!
  • Başkan Talimat Verdi, Denetimler Sıklaştı!
  • Başkan Atay, Esnafla Kahvaltıda Buluştu
  • Üye Ol
  • Üye Girişi
      • Sitene Ekle
      • Reklam Verin
      • Künye
      • İletişim
AYDIN YEREL
  • Türkiye
  • Ekonomi
  • Siyaset
  • Eğitim
  • Sağlık
  • Spor
    • Canlı Sonuçlar
    • İstatistikler & Puan Durumu & Fikstür
  • Yaşam
  • Dünya
  • Magazin
  • Yazarlarımız
  • WebTV
  • Diğer ->
    • Foto Galeri
    • Kültür Sanat
    • Bilim-Teknoloji
    • Gazeteler
    • Firma Rehberi
      • Firma Ekle
    • Seri İlanlar
      • İlan Ekle
Flash Haber Çiftçi Borcunu Ödeyemez Durumda! Tarım Bitti!
AydınYerel Bizi Facebook'dan takip edin
AydınYerel Bizi Twitter'dan takip edin
Anasayfa » Yazarlar » İsmail Türkbay
İsmail Türkbay

Eski Kahvehaneler, Yeni Kıraathaneler!

Eklenme Tarihi: 2 Nisan 2018 Pazartesi
Eklenme Saati: 0:07
Okunma Sayısı:
Tweetle
İsmail Türkbay ismail@aydinyerel.com
Yazdır
Yazıyı Büyüt Yazıyı Küçült
Eski Kahvehaneler, Yeni Kıraathaneler!

ESKİ KAHVEHANELER, YENİ KIRAATHANELER!

Atasözleri, geçmişte yaşanan olayları, edinilen tecrübeleri kısa ve veciz olarak anlatırlar. “Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı vardır.” Özdeyişinin, İstanbul Yemiş iskelesindeki kahveci ile Rum kaptanın öyküsünden geldiği söylenir. Gerçek ise kahve; değer verilen, saygı duyulan kişilere ikram edilen bir içecektir. İkram edilen kahve ile yeni dostluklar kurulur, kurulmuş dostluklar pekiştirilir…

Kahvehane Arapça Kahve, Farsça Hane kelimelerinin bir araya gelmesiyle oluşmuştur. Sıcak iklimlerde yetişen, kökboyasıgillerden bir ağaçtır. İçtiğimiz kahve o ağacın meyvesinin çekirdeklerinin çekilip, dövülmesiyle oluşan tozun, suyla pişirilmesidir. (1) Kahvehane, dinlenmek, vakit geçirmek için açılan; çay, kahve gibi alkolsüz içeceklerin satıldığı, işsizlerin, nüktedanların, edebiyatçıların toplandığı hoşça vakit geçirdiği yerlerdir. (2) Osmanlı Devletinde İlk kahvehane 1554 yılında İstanbul’da açılmıştır…

Bilindiği gibi kıraat kelimesi okuma ya da okuma kitabı anlamında kullanılır. Kahvelerin kıraathaneye dönüşmesi, “19. yüzyılın ikinci yarısında sadece kahve, çay içilen, hoşça vakit geçirilen yerler değil, gazete, mecmua ve dergi okunan, edebiyat sohbetlerinin yapıldığı tartışıldığı yeni tip kahvelerin ortaya çıkması sonunda olmuştur.”(3)

Televizyonun yaşamımıza girmediği eski günlerde kıraathaneler gençler için adeta bir okuldu. Her kentin, köyün belleğine yer etmiş, herkesçe bilinen kahvehaneler vardı. Aydın’ın entelektüel kesimince hemen bilinen kahvehanesi “Kadir Baba Kıraathanesi”dir. Oraya gelen gençler bir okula gelir gibi gelirler, kahve adabını, hayat tecrübelerini abilerinden öğrenirlerdi. Köylerde bulunan kahvehaneler, “gençler, yaşlılar, orta yaşlılar” grubuna göre ayrılır, zamanı gelen diğerine terfi ederdi.

Kıraathaneleri işlevlerine uygun hale getirmek için, kütüphane, kitap ve okuma köşesi bulundurma zorunluluğu getirildi. Kıraathaneler, Kütüphanelerini ansiklopedilerle, mecmularla, dergilerle doldurdular. Ama ne yazık ki onların hiç birinin kapağı açılmadı, gerçek anlamda okunmadı…

Günümüz kıraathaneleri, başta okey, tavla ve kâğıt oyunlarının oynandığı oyun salonuna dönüştürüldüler. Kapalı yerlerde Sigara içme yasağı getirilince, yarısı açık yarısı kapalı acayip mekânlara dönüştüler…

Kent içinde bir yerden bir yere gitmem gerektiğinde yürümeyi yeğlerim. Kent içinde yürüdüğüm bir gün, dikkatimi kıraathaneler çekti. Tamamen doluydu, kimi okey, kimi tavla, kimi pişpirik oynuyor ama hiç biri gazete ve dergi okumuyordu? Zaten masaların üzerinde herhangi bir gazete ya da dergi görünmüyordu. Oysa oraların resmi ismi “Kıraathane” idi, kütüphaneleri ve kitapları olmak zorundaydı…

Kıraathanede oturanlar genel olarak emekliler, yapacak bir işi olmadığı için zaman öldüren işsizler, gidecek yeri olmadığı için oraya sığınanlardan oluşuyor… Sizin anlayacağınız, onlar üretime, ülke ekonomisine, ülkenin geleceğine katkı sunmuyor, yeterli iş sahası olmadığı için çalışmak yerine ömür dolduruyorlar. Kafama takıldı, diğer ülkelerde de böyle yerler var mıydı? Batılı ülkelerde de aynı işlevi gören değişik isimlerle anılan böyle yerler vardı, ama oralarda iş saati içinde hiç kimse gelmez, oturmazdı… Mesai saati sonunda gidilir, arkadaşlarla buluşulur, sohbetler edilir, günün yorgunluğu atılmaya çalışılır, hoşça vakit geçirilirdi…

Ülke genelinde kahvehanelerin sayısıyla ilgili değişik rakamlar ileri sürülür. 2004 yılında yapılan bir araştırmaya göre 123.659 adet.(4)  2017 yılında yapılan araştırmaya göre ise Türkiye genelinde 99.203 adet. Aydın İlinde ise 3004 kıraathane ve Kafenin bulunduğu, buna karşın ülke genelinde 1137 kütüphanenin olduğu (5) saptanmıştır. Bu rakamlar ne kadar gerçektir? Tam olarak bilemiyoruz. Bir küçük mahallede bile (köyde) 4-5 kıraathane bulunduğu göz önüne alındığında sayının bir hayli fazla olması gerekir.

İnsanların okuma ihtiyacını karşılayan, kültürlerinin gelişmesine yardımcı olan kütüphane ve okuma evleri ne durumda dersiniz?  İşte orada çuvalladık. Kıraathaneler bu kadar fazla iken, Kütüphane sayısı neredeyse kıraathanelerin % 1’i kadar bir sayıya ancak ulaşabilmiştir. Bu durum, uygarlaşma yolunda olan ülkemiz için çok acıdır…

Anadolu’da kurulmuş, antik kentlere baktığımızda her kentin, bir tiyatrosu olduğu gibi mutlaka bir kütüphanesi vardı. Nysa, Pergamon ve Efes kentlerindeki kütüphaneler, Dünya’da ilk sıralarda yer alan ünlü kütüphanelerdi.  Eski Anadolu insanları okuyor, sorguluyor, öğreniyordu. Cumhuriyetin kurulmasıyla sayıları artan ve her ile mutlaka kurulan kütüphaneler ne yazık ki, yeterli sayıya ulaşamadı…

  1. Yüzyılın ilk çeyreğinde ülkemizde kıraathane sayısının bu kadar çok artmasının başlıca nedeni genç nüfusun işsiz olmasına, yaşlı nüfusu oluşturan emeklilerin kültürel ve sanatsal uğraşılara, yeni üretim alanlarına yöneltilmemesi olarak gösterilir… Yeterli üretim sahası açılıp istihdam sağlansa genç nüfus işinin başında olacağından kıraathanelerde zaman öldürmeyecek ülke ekonomisine katkıda bulunacaktır…

Üretici toplumlar ülkelerinin kalkınmasını, refahını ve uygarlaşmasını sağlar. Bunun için devletin üretim sahaları açması, mevcut fabrikaları koruyup işlevsel hale getirmesi, tarımı desteklemesi, emperyalizmin planlarını bozması gerekir. Bunlar yapılmazsa gençler, işsizler ve emekliler üretime katkı yerine, kıraathane köşelerinde ömür törpülemeye devam eder.

KAYNAK:

1-Türkçe sözlük. S.851

2-Meydan Larousse 6. Cilt S.780

3-https://turkcetarih.com/kiraathaneler/

4-http://www.hurriyet.com.tr/gundem/kahvehaneler-okul-sayisini-uce-katladi-201218

5-https://www.aydinlik.com.tr/politika/2017-haziran/issizlikle-birlikte-kahvehane-sayisi-patladi

Etiketler:
Anadolu Arapça emekliler Farsça gençler İstanbul Kadir Baba Kıraathanesi Kahvehane Kıraathane Kütüphane Osmanlı devleti Türkiye yaşlılar
Paylaş Tweetle Paylaş Paylaş Paylaş

Yazarın Diğer Yazıları

CUMHURİYET!CUMHURİYET Cumhuriyet, bir ulusun egemenliğini kendi elinde tuttuğu ve egemenliğini bel...
CUMHURİYET!
Unuttunuz mu?Hafızası en zayıf canlının balık olduğu söylenir. Olanları çok çabuk unutanlar için “balık...
Unuttunuz mu?
Torunlarımıza Ne Diyeceğiz? İlkokul kitabında okuduğum bir okuma parçasında yakınından küçük bir dere akan, derenin s...
Torunlarımıza Ne Diyeceğiz?
MERCİMEK!    Adına türküler yakılmış, şiirler yazılmış,  maniler düzenlenmiş, atasözlerine girmiş; ...
MERCİMEK!
  • Sizde Yorum Yapın
  • Facebook Yorum

Yorum Yazın

Cevabı iptal etmek için tıklayın.

Dikkat! Üye/Üyeler ve ziyaretçiler suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği/yorumu Site’de paylaşmamalı. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

En Son Haberler

CUMHURİYET!Cumhuriyet, bir ulusun egemenliğini kendi elinde tuttuğu ve egemenliğini belirli......
CUMHURİYET!
Karacasu – Karapınar Tarihi13. Yüzyılın son çeyreğinden ititbaren Oğuz boylarından, Avşar, Eymür, Kayı,......
Karacasu – Karapınar Tarihi
Unuttunuz mu?Hafızası en zayıf canlının balık olduğu söylenir. Olanları çok çabuk......
Unuttunuz mu?
Heval Hüso…Sevgili dostlar bu gün öyle bir duygusal anlar yaşadım, yaşadık......
Heval Hüso…
Torunlarımıza Ne Diyeceğiz? İlkokul kitabında okuduğum bir okuma parçasında yakınından küçük bir......
Torunlarımıza Ne Diyeceğiz?
Sitemizden son dakika haberlerini iletmek için izninizi istiyoruz. Önemli gelişmelerden ilk sizin haberiniz olsun!
  • Türkiye
  • Siyaset
  • Eğitim
  • Yaşam
  • Ekonomi
  • Spor
  • Kültür Sanat
  • Sağlık
  • Dünya

AYDIN YEREL
Sitemizde yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz.. Görüş ve önerileriniz için info@aydinyerel.com adresine e-posta gönderebilirsiniz.
Copyright © 2017 - Aydın Yerel Her Hakkı Saklıdır.

Tasarım ve Programlama: Ajans5.Net