• Kılıçdaroğlu İlk Ziyareti Atay Döneminde Yaptı
  • Son Anket! AKP Artık Birinci Parti Değil!
  • Karamollaoğlu: Ülkemiz Aile Şirketi Oldu!
  • Vatandaş Ölüm Kalım Savaşı Veriyor!
  • Borçlu Sayısında Korkutan Artış! 31,3 Milyon!
  • Utanç! 21 Kız Çocuğu Hamile!
  • Başkan Atay, Volkswagen’i Efeler’e Çağırdı!
  • Satmaktan Bıkmadılar! Yine Satıyorlar!
  • İYİ Parti’li Sezgin: Katliamların Sorumlusu…
  • Efeler Resim Atölyesi Çalışmalara Başladı
  • Çerçioğlu’ndan AKP’li Vekillere Çağrı!
  • Batı Gazi Bulvarı Yenileniyor!
  • Efeler Belediyesi Logosunu Yenileniyor!
  • Başkan Talimat Verdi, Denetimler Sıklaştı!
  • Başkan Atay, Esnafla Kahvaltıda Buluştu
  • Üye Ol
  • Üye Girişi
      • Sitene Ekle
      • Reklam Verin
      • Künye
      • İletişim
AYDIN YEREL
  • Türkiye
  • Ekonomi
  • Siyaset
  • Eğitim
  • Sağlık
  • Spor
    • Canlı Sonuçlar
    • İstatistikler & Puan Durumu & Fikstür
  • Yaşam
  • Dünya
  • Magazin
  • Yazarlarımız
  • WebTV
  • Diğer ->
    • Foto Galeri
    • Kültür Sanat
    • Bilim-Teknoloji
    • Gazeteler
    • Firma Rehberi
      • Firma Ekle
    • Seri İlanlar
      • İlan Ekle
Flash Haber Çiftçi Borcunu Ödeyemez Durumda! Tarım Bitti!
AydınYerel Bizi Facebook'dan takip edin
AydınYerel Bizi Twitter'dan takip edin
Anasayfa » Yazarlar » Şaban Özdemir
Şaban Özdemir

Sevda Ne Biter, Ne Unutulur, Ne de Unutturulur

Eklenme Tarihi: 12 Kasım 2018 Pazartesi
Eklenme Saati: 0:05
Okunma Sayısı:
Tweetle
Şaban Özdemir saban@aydinyerel.com
Yazdır
Yazıyı Büyüt Yazıyı Küçült
Sevda Ne Biter, Ne Unutulur, Ne de Unutturulur

SEVDA NE BİTER, NE UNUTULUR, NE DE UNUTTURULUR!

Sevgi ölür mü? Sevda biter mi? Sevilenler unutulur mu? Kimin gücü yeter sevilenleri sevdirmemeye.

Aşk hedefe ulaşınca biter, ama sevda bitmez. Çünkü sevda iz bırakır. Yine 10 Kasım, yine sevda seli. Hatta kara sevda. Sanki 80 yıl önce değil, şu an yaşanıyormuş gibi; yürek yakan acı bir kayıp. Ama 80 yıl geçmesine rağmen hala yanımızda, yakınımızda, ekmeğimizde aşımızda, yanı başımızda oluşunun verdiği bir güven, gurur ve huzur.

Atam Işıklar içinde uyu. Yıldızlar yoldaşın olsun. Seni görüyoruz; fikirlerini, duygularını anlıyoruz ve hissediyoruz. Anlamayan, görmeyen; unutmaya unutturmaya çalışanlar; beyhude çaba içindesiniz. Adını söylemeyerek sevda silinmez. Sevdalı unutulmaz. Sizin gibilerin çabası buna yetmez. Kıldığı 5 vakit namazın 4 vaktini yalnız kılan. 1 vaktini 5 kişiyle kılan ve bu beş kişiden üçünün dahi adını bilmediği kişi milyonların bildiği adı unutturmaya aklı da, imanı da, yüreği de yetmez.

Adı dahi bilinmeyenler, adı silinmeyenleri yok edemez. Sizin gibiler “Keşke Yunan galip gelseydi” derken, Atatürk; Kur’an’a tecavüz eden, kızlarımızın eteklerini kaldırıp zorla dans ettiren, gelene gidene “gel sen de mezeden tat” diyen kadınlarımızın memelerinden kebap yapan, çocukların ana-babalarına zorla tecavüz ettiren, kadınlarımızın, kızlarımızın edep yerlerine bomba koyup patlatan, kızgın demirlerle dağlayan, boğaza, kulağa, gözlere erimiş kurşun döken, tabanları yarıp tuz basarak yürüten, tabanlara nal çakan, kadınlara kızlara kesilmiş erkek cinsel organlarını çiğneterek ırzına geçen Yunanlara bastıkları yeri dar ediyordu.

Sizin gibiler para almadan sela dahi vermezken, Atatürk parasını kendi cebinden ödeyerek; Kur’anın bilimsel tefsirini yaptırıyor, bastırıyor ve ücretsiz dağıttırıyordu. [ (“Hak Dini Kur’an Dili” ismi ile 1936 da Elmalılı Hamdi Yazır) ]

Sizin gibiler para almadan, Allah rızası için bir yasin-i şerif okumazken, Atatürk parasını kendi cebinden ödeyerek İmam Buhari’nin sağlam hadislerinin çevirisini yaptırıyor, bastırıyor ve ücretsiz halka ulaşmasını sağlıyordu. [ (1932, Ahmet Nazım, Kamil Miras) ]

Sizin gibiler halkın çocuklarını, dinini öğreteceğiz, imam yapacağız diye toplayıp yurtlarda, tarikat evlerinde; kız erkek demeyip ırzına geçerken Atatürk, camilerin din görevlisi ihtiyacını karşılamak için İmam Hatip okulları açıyordu. [ (A. Güler, Sarı Paşa İnsan Atatürk, Berikan Yayınları, Ankara, 2007, s.248-252. Bu son madde için kaynak) ]

Sizin gibiler Hac bahanesi ile ticari faaliyet, turistik gezi, aşırı dozda viagra seks alemleri ve fantazileri yaparken, Atatürk Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed’in mezarını yıkıp yerini değiştirmek isteyen zamanın Suud kralına kendi el yazısı ve imzasıyla; “Suud kralı dikkatine !! tarafımıza ulaşan haberlere göre Allah’ın sevgili ve özel kulu, elçisi, peygamber efendimiz Hz. Muhammed Mustafa’nın kabrini yıkıp yerini değiştirecekmişsin. O mezarın tek taşına dokunursan ordularımla aşağı inerim.” mesajı gönderiyordu.

Sizin gibiler kız kardeşinin, öz yeğeninin ırzına geçip, hamile bırakırken Atatürk Erzurum’da din iman elden gitmesin, namus kirlenmesin diye canını ortaya koyuyordu.

Sizin gibiler düdükleyeceği kişiyi arabasına almayı beklerken, Atatürk Kocatepe’de, Dumlupınar’da siperlere yatmış halkın namusunu kirleten ırz düşmanlarını bekliyor, hainlere diz çöktürüyordu.

Sizin gibiler 5 yaşındaki çocuğu tecavüz edip öldürürken, engellilerin ırzına geçip hamile bırakırken Atatürk çocukların, mağdurların ve kadınların korunması; toplumda hak ettiği saygın yeri alması için kafa yoruyordu.

Sizin gibiler hayvanla, ölü insan ile cinsel ilişkiye girilir diye kitap yazarken, bu kitapların okullarda dağıtılmasında bir engel görmezken; Atatürk Nutuk yazıyordu. Vatandaş İçin Medeni Bilgiler kitabını yazıyordu. Geometri kitapları yazıyordu. Yazmakla kalmayıp, kara tahtanın başına geçip halkına öğretiyordu.

Sizin gibiler camide çırıl çıplak hatim indirip, cami temizleyen kadınla sevişmekten yorulurken, Atatürk camiye gelen halk dinini bilsin, söyleneni anlasın, ibadetini bilerek yapsın diye Arapça okunan, dinleyenin anlamadığı, hutbe okuma işini Türkçeye dönüştürüyordu.

Sizin gibiler kadınların göbeğine, göğüslerine dudaklarıyla muska yazarak; içine giren cini iki bacak arasından çıkarıp çocuk doğurtturma ilmiyle meşgulken; Atatürk, Peygamber Efendimizin “İlim Çin’de de olsa bulup öğrenin” sözünü rehber edinip “Dünyada her şey için, medeniyet için, hayat için, başarı için en gerçek yol gösterici ilimdir, fendir.” Diyerek hurafeyi yok ediyor. “Eğer bir gün benim sözlerim bilimle ters düşerse, bilimi seçin” sözünü söyleyerek şarlatanları ve din tüccarlarını yerle yeksan ediyordu.

Sizin gibiler cami adına, kuran kursu adına yardım makbuzları bastırıp, hayır severlerin sadakalarından komisyon alıp, sahtesini bastırıp paraları iç etmeyi geçim kapısı yapar miskinliğe ve harama karışırken; Atatürk “Bizim dinimiz milletimize değersiz, miskin ve aşağı olmayı tavsiye etmez. Aksine Allah da Peygamber de insanların ve milletlerin değer ve şerefini muhafaza etmelerini emrediyor.” sözüyle halkına İslam dinini anlatıyordu.[ (Akhisar’da yaptığı konuşmasından, 5 Şubat 1923) (Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, C. II ,1989; 96.)]

Sizin gibiler fakir fukara hakkı, yetim hakkıyla alınan milyon dolarlık arabalarda gezerek, israfı görmezden gelerek, garip gurebanın yoksulluğunu çaresizliğini göz ardı ederek, helal ile haramı işine geldiği gibi anlayarak, kul hakkı yenirken sessiz kalırken; Atatürk din adamlığı yapanlara “Her sarıklıyı hoca sanmayın, hoca olmak sarıkla değil, dimağladır (beyinledir).[ (Adanaesnafıyla konuşmasından, 16Mart 1923) (Hakimiyet-i Milliye, 21 Mart1923. Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, C. II, 1989; 132. Kocatürk,1999; 235).] diyordu.

Gerçek din adamları tarafından, gerçek islamı, güzel dinimizi anlatmaları ve inançlarını özgürce yaşamalarını sağlamak için Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk Diyanet İşleri Başkanlığının Kuruluş emrini veriyordu. Maalesef bu Diyanet İşleri Başkanlığı 10 Kasım da Atatürk hakkında tek kelime etmiyor. Yazık ki yazık! Hem çok yazık, hem çok ayıp, hem de çok çok günah!

Müslüman olup ezan duyamayan, ibadetini gizli yapan. Müslüman olduğunu dahi söyleyemeyen milyonlar var. Eğer bugün ülkede ezanlar okunuyor, namaz kılınıyorsa nedeni Gazi Mustafa Kemal Atatürk’tür.

Mahalle ortalarına, meydanlara, sokaklara ses düzeni kurup Kur’an okuyabiliyorsan sebebi Mustafa Kemal’dir. Düğünlere, mevlitlere, sünnetlere ses sanatçıları gibi cihazını alıp giderek Kur’an okuyup para kazanıyorsan; bu imkanı veren Atatürk’tür.

Kul hakkıdır ahde vefadır. Hıııı sende mevcut değilse; Atatürk’ün senin vefana vallahi de, billahi de ve de tallahi de zerre kadar ihtiyacı yoktur.

10 Kasımda Anıtkabir’deki öğrendiği üç kelimeden biri Atatürk olan bebelerin görmediği halde “Atatürk ölmedi yüreğimde yaşıyor!” diyen çocukların sevgileri; birbirine dayana dayana yürüyen yaşlı nine ve dedelerin duaları ve sevgileri, akıtılan gözyaşları, yazılan, okunan şiirler, söylenen maniler, yapılan bağlılık ve kararlılık yeminleri. Çalan sirenler. Kulakları çınlatan kornalar. Sokaklarda yollarda durup saygı duruşuna geçen halk. Konan çelenkler. Sunulan çiçekler. Bırak Gazi Mustafa Kemal’i ona inananlara, sadakası da size yeter. Hatta artar bile.

Siz gerçek din adamı olun, gerçek İslamı yaşayın ve yaşatın yeter.

Etiketler:
Atatürk Cumhuriyet Diyanet Dumlupınar Elmalılı Hamdi Yazır İmam Buhari İmam Hatip Kocatepe Kuran sevda Yunanistan
Paylaş Tweetle Paylaş Paylaş Paylaş

Yazarın Diğer Yazıları

Heval Hüso…Sevgili dostlar bu gün öyle bir duygusal anlar yaşadım, yaşadık ki……. Sağ elin verdiğini s...
Heval Hüso…
En Büyük Şiddet Sevmek Olmalıdır!Özgür iki bireyiz kadın.. Benden eksik değil fazlan var. Benim çok daha fazla olmak üzere;...
En Büyük Şiddet Sevmek Olmalıdır!
Gözyaşlarının Rengi Aynıdır!Kim olduğuna, ne yediğine, ne içtiğine, mezhebine, kitabına, dinine, dingiline bakma “Kapı...
Gözyaşlarının Rengi Aynıdır!
Edep…Edep TDK’da 1.Toplum töresine uygun davranma 2. İyi ahlak, incelik, terbiye olarak açıklan...
Edep…
  • Sizde Yorum Yapın
  • Facebook Yorum

Yorum Yazın

Cevabı iptal etmek için tıklayın.

Dikkat! Üye/Üyeler ve ziyaretçiler suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği/yorumu Site’de paylaşmamalı. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

En Son Haberler

CUMHURİYET!Cumhuriyet, bir ulusun egemenliğini kendi elinde tuttuğu ve egemenliğini belirli......
CUMHURİYET!
Karacasu – Karapınar Tarihi13. Yüzyılın son çeyreğinden ititbaren Oğuz boylarından, Avşar, Eymür, Kayı,......
Karacasu – Karapınar Tarihi
Unuttunuz mu?Hafızası en zayıf canlının balık olduğu söylenir. Olanları çok çabuk......
Unuttunuz mu?
Heval Hüso…Sevgili dostlar bu gün öyle bir duygusal anlar yaşadım, yaşadık......
Heval Hüso…
Torunlarımıza Ne Diyeceğiz? İlkokul kitabında okuduğum bir okuma parçasında yakınından küçük bir......
Torunlarımıza Ne Diyeceğiz?
Sitemizden son dakika haberlerini iletmek için izninizi istiyoruz. Önemli gelişmelerden ilk sizin haberiniz olsun!
  • Türkiye
  • Siyaset
  • Eğitim
  • Yaşam
  • Ekonomi
  • Spor
  • Kültür Sanat
  • Sağlık
  • Dünya

AYDIN YEREL
Sitemizde yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz.. Görüş ve önerileriniz için info@aydinyerel.com adresine e-posta gönderebilirsiniz.
Copyright © 2017 - Aydın Yerel Her Hakkı Saklıdır.

Tasarım ve Programlama: Ajans5.Net