• Kılıçdaroğlu İlk Ziyareti Atay Döneminde Yaptı
  • Son Anket! AKP Artık Birinci Parti Değil!
  • Karamollaoğlu: Ülkemiz Aile Şirketi Oldu!
  • Vatandaş Ölüm Kalım Savaşı Veriyor!
  • Borçlu Sayısında Korkutan Artış! 31,3 Milyon!
  • Utanç! 21 Kız Çocuğu Hamile!
  • Başkan Atay, Volkswagen’i Efeler’e Çağırdı!
  • Satmaktan Bıkmadılar! Yine Satıyorlar!
  • İYİ Parti’li Sezgin: Katliamların Sorumlusu…
  • Efeler Resim Atölyesi Çalışmalara Başladı
  • Çerçioğlu’ndan AKP’li Vekillere Çağrı!
  • Batı Gazi Bulvarı Yenileniyor!
  • Efeler Belediyesi Logosunu Yenileniyor!
  • Başkan Talimat Verdi, Denetimler Sıklaştı!
  • Başkan Atay, Esnafla Kahvaltıda Buluştu
  • Üye Ol
  • Üye Girişi
      • Sitene Ekle
      • Reklam Verin
      • Künye
      • İletişim
AYDIN YEREL
  • Türkiye
  • Ekonomi
  • Siyaset
  • Eğitim
  • Sağlık
  • Spor
    • Canlı Sonuçlar
    • İstatistikler & Puan Durumu & Fikstür
  • Yaşam
  • Dünya
  • Magazin
  • Yazarlarımız
  • WebTV
  • Diğer ->
    • Foto Galeri
    • Kültür Sanat
    • Bilim-Teknoloji
    • Gazeteler
    • Firma Rehberi
      • Firma Ekle
    • Seri İlanlar
      • İlan Ekle
Flash Haber Çiftçi Borcunu Ödeyemez Durumda! Tarım Bitti!
AydınYerel Bizi Facebook'dan takip edin
AydınYerel Bizi Twitter'dan takip edin
Anasayfa » Yazarlar » İsmail Türkbay
İsmail Türkbay

Her İcat, Sonunda Silah Oldu!

Eklenme Tarihi: 11 Mart 2019 Pazartesi
Eklenme Saati: 0:17
Okunma Sayısı:
Tweetle
İsmail Türkbay ismail@aydinyerel.com
Yazdır
Yazıyı Büyüt Yazıyı Küçült
Her İcat, Sonunda Silah Oldu!

HER İCAT SONUNDA SİLAH OLDU!

İnsanlığın geçmişinin kilometre taşlarında doğal seçilimin (evrimin) izleri hala canlı olarak durmaktadır… Doğal seçilim, canlıların yaşamak, soyunu devam ettirmek için doğaya uyum sağlamasının sonucudur. Çevre koşullarının doğal ya da doğal olmayan nedenlerle değişmesi, ekosistemlerin ve o ekosistemlerde yaşayan canlıların yok olmaları ile sonuçlanır…

Dünya üzerinde geçmişte yaşamış canlıları incelediğimizde, çevre koşullarına uyum sağlayamayan ya da insan tarafından avlanarak soyları tükenen birçok canlının olduğunu görürüz. Çoğumuz bu canlıların yok olmasının ekosistemler üzerindeki olumsuz etkilerini fark etmeyiz…

Doğal seçilim; yaşama ve türün soyunu devam ettirme zorunluluğudur. En güçlülerin hayatta kaldığı ve soylarını devam ettirdikleri uzun ve zorlu bir süreçtir. İnsan bu süreçte gücünden çok zekâsının, aklının üstünlüğü ile yaşama tutunmuş, diğer canlılara ve doğaya hükmetmiştir…

Doğaya hükmeden insan, uygarlık yolunda kendi soyunun devamını sağlayacak, doğal dengeyi bozmayacak icatlar yapmaya başladı. Ama bu icatlar, egemenler tarafından amaçları dışında silah olarak kullanıldı…

Bu silahlar insan soyunu, diğer canlıları ve dünya yaşamını yok edebilecek araçlara dönüştürüldü…

Uygarlaşma aşamasında ilk basamak olarak kabul edilen ateş;, uygarlık için kullanılmış, yemek pişirme ve ısınma için yararlanıldığı gibi orak, bıçak, balta, saban, çekiç ve benzeri gereçlerin yapımında kullanılmıştır…

Ancak ateş, bu gereçlerin yapılmasının yanında kılıç, kama, mızrak mancınık gibi silahların yapılmasında kullanılarak silaha dönüştürülmüştür…

Barut icat edilmiş, madenlerin çıkarılmasında, büyük hafriyatlarda kullanılmasının yanında, silahlarda kullanılarak ölümlere yıkımlara yol açmıştır…

Ulaşımı kolaylaştırmak, insanların rahatını sağlamak için geliştirilen ulaşım araçları amacı dışında silaha dönüştürülmüştür…

Hastalıkları yok etmek, daha iyi bi yaşam sürdürmek için atomu parçalayan insan. Atomu silah haline getirerek, kitlesel imha silahına dönüştürmüştür…

Hastalıkları önlemek için, hastalık yapan mikroplara karşı aşı geliştirmiş, incelediği mikropları silah haline dönüştürmüştür. Dönüştürdüğü biyolojik silahlarla insan ve canlıları kitle halinde öldürmekten çekinmemiştir…

Artan nüfusu beslemek, daha fazla ürün almak için ormanlık alanları yok etmiş, tarım alanlarını kimyasallarla zehirlemiştir…

Uygarlığın tepe noktasında sayılan ve temiz enerji kabul edilen elektrik enerjisini sürekli olarak elde etmek için fosil yakıtları kullanmıştır. Fosil yakıtların atmosferi zehirlediğini, doğal dengeyi bozduğunu görmezden gelmiştir…

Elektriğin, güneşten, rüzgârdan, dalgalardan, otobanlardaki trafik akışından bile elde edilebileceğini, bu Teknolojileri bile bile yine de her türlü fosil yakıt kullanarak Atmosferin daha fazla kirlenmesi umursanmamıştır…

İnsanoğlunu doyuracak verimli tarım alanları, kapitalistlerin daha fazla para kazanma hırsları nedeniyle betonla kaplanmış, betonla kaplanmayan alanlar ise ziraatta kullanılan kimyasallarla zehirlenmiştir.

Doğal seçilim yoluyla günümüze ulaşmış bitki tohumlarının genetiğini bozarak GDO’lu tohumlar üretmiştir. Ürettiği GDO’lu tohumların kullanımını az gelişmiş ülkelere dayatmış, onları silah olarak kullanmıştır…

Okyanuslar, denizler, göller ve nehirler bu talandan kurtulamamıştır. Bilinçsiz avlanma, çevre kirliliği yaratan petrol türevi maddelerin geri dönüşümünü yapmak yerine doğaya bırakmış, canlı yaşam yok olma aşamasına getirmiştir…

              Bütün bu olumsuz koşullar, doğanın yok olma sınırına gelmesi, kapitalizmin para hırsının sonucudur. Çünkü kapitalizm için en önemli değer paradır. Onun para hırsı doğayı ve insan soyunu yok edebilecek kadar kuvvetlidir…

Unutulmamalıdır ki, doğal seçilim her zaman ilerleme değildir. Çoğu zaman gerileme de olabilir. Canlıların yaşamı doğanın yasaları ile uyum halinde ise devam eder. Şayet doğanın yasaları ile çatışıyorsa o canlının yaşamını devam ettirmesi olanaksızdır…

               Para için doğayı, çevreyi yok etmeyelim; yok etmeye çalışanlara izin vermeyelim. Onların doğayı yok etmesine engel olalım. Çocuklarımızdan ödünç aldığımız doğayı bozmadan, kirletmeden aynen iade edelim. Bu bize yasanın ve insanlığın verdiği bir görevdir…

Etiketler:
barut EkoSistem evrim hastalık icatlar ilaç insanlık kimyasal silahlar uygarlık
Paylaş Tweetle Paylaş Paylaş Paylaş

Yazarın Diğer Yazıları

CUMHURİYET!CUMHURİYET Cumhuriyet, bir ulusun egemenliğini kendi elinde tuttuğu ve egemenliğini bel...
CUMHURİYET!
Unuttunuz mu?Hafızası en zayıf canlının balık olduğu söylenir. Olanları çok çabuk unutanlar için “balık...
Unuttunuz mu?
Torunlarımıza Ne Diyeceğiz? İlkokul kitabında okuduğum bir okuma parçasında yakınından küçük bir dere akan, derenin s...
Torunlarımıza Ne Diyeceğiz?
MERCİMEK!    Adına türküler yakılmış, şiirler yazılmış,  maniler düzenlenmiş, atasözlerine girmiş; ...
MERCİMEK!
  • Sizde Yorum Yapın
  • Facebook Yorum

Yorum Yazın

Cevabı iptal etmek için tıklayın.

Dikkat! Üye/Üyeler ve ziyaretçiler suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği/yorumu Site’de paylaşmamalı. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

En Son Haberler

CUMHURİYET!Cumhuriyet, bir ulusun egemenliğini kendi elinde tuttuğu ve egemenliğini belirli......
CUMHURİYET!
Karacasu – Karapınar Tarihi13. Yüzyılın son çeyreğinden ititbaren Oğuz boylarından, Avşar, Eymür, Kayı,......
Karacasu – Karapınar Tarihi
Unuttunuz mu?Hafızası en zayıf canlının balık olduğu söylenir. Olanları çok çabuk......
Unuttunuz mu?
Heval Hüso…Sevgili dostlar bu gün öyle bir duygusal anlar yaşadım, yaşadık......
Heval Hüso…
Torunlarımıza Ne Diyeceğiz? İlkokul kitabında okuduğum bir okuma parçasında yakınından küçük bir......
Torunlarımıza Ne Diyeceğiz?
Sitemizden son dakika haberlerini iletmek için izninizi istiyoruz. Önemli gelişmelerden ilk sizin haberiniz olsun!
  • Türkiye
  • Siyaset
  • Eğitim
  • Yaşam
  • Ekonomi
  • Spor
  • Kültür Sanat
  • Sağlık
  • Dünya

AYDIN YEREL
Sitemizde yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz.. Görüş ve önerileriniz için info@aydinyerel.com adresine e-posta gönderebilirsiniz.
Copyright © 2017 - Aydın Yerel Her Hakkı Saklıdır.

Tasarım ve Programlama: Ajans5.Net